G-CV0ZL47F6D
USD32,44
EURO34,79
GBP40,61
BIST9.931,82
GR. ALTIN2.447,30
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

Alkali Beslenme

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Alkali Beslenme / Haberin Peşinde Urfa

Alkali Diyet için bilgi mi arıyorsunuz? Alkali Beslenme makalesine göz atın ve Alkali Diyet hakkında daha fazla bilgi edinin 

‘Alkali beslenme’ çok eskilerden beri günümüze taşınmış ve popülerliğini koruyan bir konudur Araştırmalara konu olan bu diyet türü vücuttaki çoğu mekanizmayı etkileyen pH dengesine odaklanmıştır. Vücudumuzun ideal alkali düzeyi 7.4 ‘tür. Bu dengeyi sağlamak içinde asitli gıdalara oranla dörtten fazla alkali gıda almak alkali vücut dengesini sağlamak için yeterli olacaktır. Amaç vücudun pH artırmaya yönelmek yani asit tarafa değil de alkalik tarafa kaydırmaktır. Diyetimizde de bu dengeyi sağlamak için ¾ ‘nü alkali alıp ¼ ‘nün azını asitten oluşmasını sağlarsak alkali beslenmeye yaklaşmış oluruz. Bu tür beslenme genel anlamda alkali besinlerle; örneğin: sebze, meyve ve tam tahıl tüketimini artırmayı, asidik besinlerle; örneğin: süt ve ürünleri, et ve ürünleri, işlenmiş ve kızarmış besinleri azaltmayı hedeflemektedir.

Alkali diyetin temeli, bazı besinlerini çok daha az yer vererek bazı besinlere ise çok daha fazla yer vererek beslenmemizde yer almasına dayanmaktadır. Böyle bir diyetle asit miktarının düşmesi neticesinde kilo kaybının oluşacağını ve sağlığımız için olumlu etki göstermesine dayanmaktadır. Kilo kaybı ile ilgili araştırmalar yetersizdir ama sağlığa faydaları açısından kemik ve böbrekler üzerine faydaları olduğu gösterilmektedir.

  1. pH Nedir ?

Çoğu canlının yaşaması, uygun pH düzeyine bağlıdır. Vücudumuzda organlarımızın işlevlerini yerine getirebilmeleri için uygun pH değeri gereklidir. İnsanlar için optimal pH seviyesi 7.4 (7.35-7.45) alkali seviyesinde olmalıdır. Vücudumuz da pH 1 en asidik kabul edilirken , pH 14 en alkali kabul edilmektedir. Nötr pH ise 7 olup kandaki en uygun pH aralığı 7.2-7.4’tür ve bu durum bize alkaliye daha yakın olduğunu göstermektedir. Bireylerin beslenmeleri yeterli miktarda kalsiyum, magnezyum, potasyum gibi mineraller bulunmuyorsa, bu mineraller kemik, karaciğer ve kalp gibi dokuların depolarında tutulur ve bunun sonucunda sağlık sorunlarına sorunlara yol açabilir. Böbreklerimiz pH seviyemizin dengede olmasını sağlamaktadır bu durumu emilim ve atılım yoluyla yapmaktadır. Araştırmalarda, asit oranı yüksek beslendiğimizde tamponlama sistemini bozabileceğine ve sağlığımız açısından zararlı olabileceği ortaya konulmuştur. Birçok araştırma alkali/asit oranının 7/3 olması gerektiğini söylemektedir.

2-ALKALİ ve ASİDİK BESİNLER

Gıdalar içerdiği mineral miktarına göre asit ve alkali olarak ikiye ayrılmaktadır. Alkali gıdalar magnezyum, manganez, demir ve potasyum gibi mineralleri içerirken; fosfor, bakır ve sülfür içeren besinler daha çok asidik kapasiteye sahiptir. Alkali diyetin olmazsa olmazı; şeker, tuz ve et tüketimini sınırlandırmaktır yada tüketimi azaltmaktır. Bu durum yerine alternatifler geliştirip deniz veya himalaya tuzlarını porsiyon kontrolü ile kullanabiliriz. Organik gıdalara yer vermekte önemlidir. En az üç öğünde, 7-10 porsiyon sebze tüketimine yer verilmesi gerekmektedir, bunun yanında 2-3 porsiyon sızma zeytinyağı, çörekotu yağı , avokado yağı, keten tohumu yağı, ceviz alkali diyetinde yer alabilir. Asidik olmayan tabak modeli ile sizlere alkali diyeti anlatacağım; tabağı üçe bölersek yüzde sekseni yeşil yapraklı sebzeler ve sağlıklı yağlar oluşmalıdır .Bu yüzden tabağımızın büyük bölümünü sebzeden oluşturmalı ve beslenmemizde sebze suları yer vermeliyiz, yüzde on beşi proteinden oluşmalı içeriğinde omega-3’den zengin olan yağlı balıklar ve bitkisel kaynaklı proteinler yer almalıdır, yüzde beşi civarı da karbonhidrattan oluşturulmalıyız.

3-ALKALİ BESLENMENİN SAĞLIĞA YARARI

Vücutta asit ve alkali olarak kabul edilen gıdaların etkileri farklıdır. Alkali diyetin destekleyen araştırmacılar kalsiyum metabolizması ve kanser, ağırlık kaybı, büyüme hormonu eksikliği, ağrı gibi rahatsızlıklar üzerinde faydalı yanları olduğunu savunmaktadır ama bu durumunun tersini gösteren araştırmacılarda vardır. Araştırmaların sürmesinden dolayı alkali beslenmeyi destekleyen yeterli bilgi bulunmamaktadır. Bu konu üzerinde yeterli araştırma yoktur bu yüzden daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Alkali Beslenme

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

haberinpesinde.com - Şanlıurfa Haber - Urfa Haber - Urfa Haber Sitesi - Şanlıurfa Haber Sitesi - Şanlıurfa Haber - En Yeni ve En Doğru Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!