Karar gazetesi bugün Davutoğlu manşetiyle çıktı. Gazete, Gelecek Partisi liderinin, Karar TV’de yaptığı açıklamalara geniş yer verdi.
Gelecek Partisi Lideri Davutoğlu partisinin anayasa kurmaylarıyla katıldığı KARAR TV yayınında “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem modelini biz ortaya koyduk” dedi. Cumhurbaşkanlığı Sistemi için ‘Kötü örülmüş bir duvar. Bir taş çekilse tüm yapı çöker’ eleştirisini yönelten Gelecek Partisi lideri sıfırdan sistem mesajı verdi: Tavrımız var olanı iyileştirmek değil. Mimarisi düzgün bir sistemi yeniden inşa ettik.
Hayat pahalılığı arttıkça, Bahçeli sorumluluktan kaçmak için gerekçe bulup ülkeyi seçime götürecek. İkinci aşamada ‘Yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek.
SORUMLULUK AL DİYORUZ ‘MUHALEFETİM’ YANITINI VERİYOR
Bahçeli’ye iktidar sorumluluğu al diyoruz ‘ben muhalefetim’ diyor. Muhalefetsen iktidarın yanlışlarını söyle diyoruz. ‘Ben iktidarım’ diyor. Tam devekuşu misali.
FATURALARDAN TRT PAYININ KALDIRILMASI SEÇİMİN İŞARETİ
Bu bir erken seçim işareti. Peki TRT tasarruf planını açıklıyor mu? TRT’nin payı yine hazineden karşılanacak. Yine milletin verdiği vergiden kuruma aktarılacak.
HUKUK GÜÇ BİRİKTİRME ALANI DEĞİL YARGI GÜCÜ DENETLEMELİ
Bu bir erken seçim işareti. Peki TRT tasarruf planını açıklıyor mu? TRT’nin payı yine hazineden karşılanacak. Yine milletin verdiği vergiden kuruma aktarılacak.
‘HELALLEŞME’ ÇAĞRISINA DESTEK
(Kılıçdaroğlu’nun dindar kesimle helalleşme çıkışı) Helalleşme çok doğru bir tavır. Kılıçdaroğlu’nu tebrik ettim. Otoriter laikliğin sancısını 28 Şubat’ta, 12 Eylül’de yaşadık. Şimdi de otoriter muhafazakâr milliyetçiliğin sancılarını yaşıyoruz. Kılıçdaroğlu’na ‘Sizin otoriter laikliği esnetme hızınızla bizim otoriter muhafazakâr milliyetçiliği demokratikleşme hızımız bir yerde buluşunca Türkiye huzur bulur’ dedim. Buna inanıyorum, somut örneğim de Gelecek Partisi’nin yapısı.
Bahçeli Cumhur’un seçim ittifakı olduğunu gösterdi
Dindar kesimle helalleşme söylemi nedeniyle CHP liderini tebrik eden Davutoğlu, doğası bozuk sistem yerine mimarisi düzgün bir sistem inşa ettiklerini söyledi. Bahçeli’nin “MHP’nin sorumluluğu muhalefettir” çıkışını değerlendirdi: Hayat pahalılığı arttıkça sorumluluktan kaçmak için gerekçe oluşturacak. Türkiye’yi yeni bir seçime götürecek. İkinci aşamada ‘Yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek. Üçüncü aşamada ise Erdoğan ile yeni bir pazarlık zemini oluşturacak.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Prof. Dr. Ergun Özbudun, Prof. Dr. Serap Yazıcı, Taha Akyol ve Elif Çakır’ın sorularını Karar TV yayınında yanıtladı.
Gündem Özel’e konuk olan Davutoğlu, Özbudun ve Yazıcı sistem çalışmalarını değerlendirdi. Siyasetin sıcak başlıklarına da değinen Davutoğlu, Bahçeli’nin “MHP, Cumhur İttifakı’nın bir ortağı olsa da işlevi ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir” sözlerini değerlendi. Gelecek Partisi lideri, Bahçeli’nin Türkiye’yi erken seçime götüreceğini ifade ederek şunları söyledi: “Hayat pahalılığı arttıkça Bahçeli sorumluluktan kaçmak için gerekçe oluşturacak. Ve Türkiye’yi, yeni bir seçime götürecek. Şu an ilk aşamayı yaşıyoruz. Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın seçim ittifakı olduğunu gösterdi. İkinci aşamada ise ‘Bütün bu yanlışların sorumlusu AK Parti’ diyecek. Üçüncü aşamada ise oturup Erdoğan ile yeni bir pazarlık zemini oluşturacak.”
Davutoğlu, Cumhur İttifakı’nda Erdoğan’ın, Bahçeli’den izinsiz adım atmayacağını fakat Bahçeli’nin Erdoğan’a sormadan her adımı atabileceğini ifade ederek, bunun kritik bir eşik olduğunu söyledi. Davutoğlu, Bahçeli’nin ittifak ortağı olduğundan bu yana herhangi bir konuyu denetlemediğini belirterek “Bahçeli aksine her aşamada belli şartlar dikte etti. İnfaz yasası dahil birçok yanlışın sorumlusu Bahçeli. Erdoğan, Bahçeli’den habersiz adım atamaz ama Bahçeli sormadan her adımı atabilir” dedi. Erdoğan’ı MHP ittifakı konusunda uyardığını ifade eden Davutoğlu “Erdoğan’a ‘MHP ile yapılan her ittifak iki partinin de doğasını bozar’ demiştim” ifadelerini kullandı. Davutoğlu “O zaman MHP bundan kazançlı çıkıyor, AK Parti’nin oyları aynıydı. Ama Gelecek Partisi oldukça kendisine oy gitmeyecek. Bize saldırması bu yüzden. Bahçeli’ye iktidarın sorumluluğunu al diyoruz ‘ben muhalefetim’ diyor. Muhalefetsen iktidarın yanlışlarını söyle diyoruz. ‘Ben iktidarım’ diyor. Tam devekuşu misali” diye konuştu.
Elektrik faturasındaki TRT payının kaldırılmasının erken seçim işareti olduğunu savunan Davutoğlu “Peki TRT tasarruf planını açıklıyor mu?” diye sorarak “TRT’nin payı yine hazineden karşılanacak. Milletin vergilerinden. Medya ahlakını yerle bir eden insanlar şu an orada. TRT’de tek bir haberimiz çıkmadı. Ama Gelecek Parti’sinin verdiği vergiler ile TRT’ye kaynak aktarılıyor. TRT hiçbir zaman ülkeyi yönetenlerin kullandığı bir iletişim aygıtı olma niteliğini sürdüremez” ifadelerini kullandı.
Davutoğlu “Güç elimizde değil ama sistem mimarisi oluşturuyoruz” diyerek hakim teminatını hayata geçireceklerini söyledi. Yargının üstünlüğüne vurgu yapan Gelecek Partisi lideri “Adaleti her şeyin üstünde tutmazsak ve kendi egomuzun üstünde bir adalet, yargı bağımsızlığı temin etmezsek sonunda en büyük bedeli siyasiler ödüyor” dedi. Prof. Dr. Özbudun ile ilgili ‘”Türk hukukunun çınarı burada” ifadesini kullanan Davutoğlu “Hukuk alanı güç biriktirme alanı değildir yargının hukukun görevi güçleri denetlemektir” dedi. Davutoğlu “Biz siyasiler adaleti her şeyin üstünde tutmazsak sonunda en büyük bedeli genelde siyasiler ödüyor” diye ekledi.
“Cumhurbaşkanlığı sistemi kötü örülmüş bir duvara benziyor bir taş çekilse tüm sistem çöker” diye konuşan Davutoğlu, parti olarak net bir tavır takındıklarını, var olan sistemi iyileştirmek değil, doğası bozuk sistem yerine yeniden mimarisi düzgün bir sistem inşa ettiklerini söyledi.
Kılıçdaroğlu’nu ‘dindar kesimle helalleşme’ söylemi nedeniyle tebrik ettiğini vurgulayan Davutoğlu, kendisiyle önceki görüşmelerinden birinde başörtüsü konusunda takındığı tavır nedeniyle de tebrik ettiğini söyledi. “Otoriter, milliyetçi, muhafazakar yapının sancılarını çekiyoruz “ diyen Davutoğlu “Gelecek Partisi’nin yapısı bu helalleşmeyi ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.
Bir şehit yakınına hakaret ettiği gerekçesiyle grup başkanvekilliği görevinden alınan İYİ Partili Lütfü Türkkan’ı kınayan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Siyaseti yeniden inşa edeceksek iktidar kanadının sadece böyle bir şeye dönük suçlama yaparken kendi nezaketsizliklerini kapaması doğru değil. Bu millete doğrudan küfür edenlere ayrıcalıklı ihaleler verildi mi, Kuran- ı Kerim’e hakaret eden biri büyükelçi yapıldı mı? Akşener’e iftira atıldığında yapanlardan hesap soruldu mu? Erdoğan şehit babasına ağır hakaret ettiğinde neler hissetti acaba? Erdoğan eğer bu konuda samimiyse geçmişte ve şuanda kullandığı dile bakması lazım, en yakın arkadaşlarına en ağır hakaretle saldıranlara hangi yetkileri verdiğini de sorgulaması lazım.”
BU UCUBE SİSTEM FRENİ PATLAMIŞ KAMYON GİBİ ASLA DEMOKRATİKLEŞEMEZ
Prof. Dr. Serap Yazıcı ‘parlamenter sisteme geçiş nasıl olmalı’ üzerine değerlendirmeler yaptı. Yazıcı “Şu an ki sistemde yasamanın yetkisi çok azalmıştır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi freni patlamış kamyon gibi uçuruma yuvarlanıyor” dedi. “Hükümet sistemi arayışımız içinde bu melez modele yer yok” diye konuşan Yazıcı “Biz gerçek parlamenter sistemi inşa etmek için bu çalışmayı yaptık. Yasama sistemi parlamentoya aittir. Cumhurbaşkanı partisiz ve tarafsızdır olmalıdır” ifadesini kullandı. Güçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine değerlendirme yapan Prof. Dr. Yazıcı “Keşke Türkiye başarılı koalisyonlar kurabilse” şeklinde konuştu. Yazıcı “Yapıcı güvensizlik oyu meclis görevdeki bir hükümeti düşürmeye teşebbüs edebilir ama onu düşürmek için yenisini kurması gerekir. Yıkmakta birleşen parlamento yapmakta birleşemezse hükümeti düşüremeyecektir” dedi.
Prof. Dr. Ergun Özbudun “koalisyonların öcü gibi görülmesine karşıyım” diyerek “Hükümet istikrarsızlıklarının genel nedeni Türkiye’nin kutuplaşmış olması, partilerin birbirini rakip değil düşman olarak görmesi” değerlendirmesinde bulundu. Özbudun, bugünkü sistemin kuvvetler birliği sistemi olduğunu ifade ederek “Şu an ki sistem otoriter ve kurumsal demokrasi arasında sıkışmış bir sistem” dedi.
Altı partinin yargı bağımsızlığında hem fikir olmasının ümit verici olduğunu kaydeden Özbudun, Atatürk’e 1924 Anayasası’nda Meclis’i feshetme yetkisinin verilmediğini hatırlatarak “Bu ucube sistemin demokratik hale getirilmesi mümkün değil özünde ucubelik yatıyor” dedi. Yargıda karşılaşılan olumsuzlukların sebebinin HSK’nın yapısından kaynaklı olduğunu ifade ederek, çoğulcu bir yapı meydana getirilmenin önemli olduğunu söyleyen Özbudun “Hiç bir çözüm sihirli bir değnek değil ama mevcut sisteme oranla çok daha güvenilir bir sistem olacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.
