G-CV0ZL47F6D
USD32,37
EURO34,80
GBP40,71
BIST10.274,13
GR. ALTIN2.395,12
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

Kardeşler arasındaki çatışmalar hayata hazırlık olarak yorumlanmalı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kardeşler arasındaki çatışmalar hayata hazırlık olarak yorumlanmalı / Haberin Peşinde Urfa

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür kardeşler arası çatışmaları ve ailelerin bu konuda yapabileceklerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Kardeşlerin aldıkları bakım, ebeveyn yaklaşımı birbirinden oldukça farklı olabiliyor. Örneğin, ilk çocuk hiç ‘en küçük’ ya da ‘ortanca’ çocuk olmayı deneyimleyemiyor. Aynı şekilde küçük ya da ortanca çocuk da ‘ilk’ ya da ‘en büyük’ çocuk olmayı deneyimleyemiyor. Bunun yanı sıra her çocuğun doğuştan getirmiş olduğu mizaç özellikleri de farklılık gösteriyor.” diye konuştu.

Çocuğun küçük ya da büyük olması ve mizaç özelliklerinin yanı sıra ebeveynlerin de kişisel gelişimleri, ilişki dinamikleri ve ekonomik konumları gibi faktörlerin de dönemsel olarak farklılık gösterebildiğine dikkat çeken Ergür, bu tür etkenlerin çocukların maruz kaldığı tutumu farklılaştırabildiğini kaydetti.

Kardeş ilişkilerini ele alırken, kardeşler arası yaş farkı, cinsiyetleri ve mizaçlarının göz önünde bulundurulması gerektiğinin altını çizen Ergür, “Aralarında yaş farkı az olan kardeşlerin çok daha yoğun kıskançlık ve çatışma yaşadığını sıklıkla görüyoruz. Çünkü rekabet duygusu daha yoğun oluyor. Kardeşlerin cinsiyetleri de aralarındaki ilişkinin niteliğini etkiliyor. Farklı cinsiyette olan kardeşler, karşı cinsten biriyle kurulacak ilişki için birbirlerine önemli deneyim sağlayabiliyor. Aynı cinsiyette olan kardeşlerde ise büyük olan küçük kardeşe iyi bir özdeşim modeli sunabiliyor. Elbette her zaman bu özdeşim olumlu yönde olmayabiliyor ve kardeşler birbirlerinin yanlış davranışlarını da model alabiliyor ve kötü örnek sonucunda sorunlu davranışlar pekişebiliyor.” açıklamasında bulundu.

Kardeş ilişkisinin, çocuğun sosyal ilişki dinamiğinin temelinin atıldığı dönem olarak tanımlandığını ifade eden Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Çocuk, arkadaşlık ilişkileri kurmaya başlamadan önce kardeşiyle yakın bir ilişki içerisinde bulunur. Bu sebeple kardeşlik ilişkisinin niteliği gelecekte kurulacak ilişkilere model olur.” dedi.

Kardeş ilişkilerinin sağlıklı ilerleyebilmesinde çocukların mizaç ve tutumları kadar ebeveynlerin yaklaşımlarının da önemli olduğunu vurgulayan Ergür, sözlerine şöyle devam etti:

“İlk çocuk için kardeşin hayatlarına girmesi zorlayıcı bir olaydır. O güne kadar tek sahibi olduğu ilgi, sevgi ve şefkati ailenin yeni üyesiyle paylaşmak durumunda kalır. Bu sebeple bu dönemde ebeveynler çocuğun endişe ve kıskançlık gibi duygular yaşamasını kabul etmeli ve sağlıklı yönetmesine destek olmalı. Böylece ilerideki kardeş ilişkilerine sağlıklı bir yatırım yapmış olurlar.”

Uygun ebeveyn tutumları ile desteklenirse kardeşlerin çok iyi arkadaş olabileceğini kaydeden Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür: “Ailelerin tartışmalarda taraf olmaktan kaçınmaları gerekir. ‘Sen büyüksün’ diyerek ilk çocuğun bir sorumluluk yüklenmesini beklememeliler. Bir kardeşin kendi isteklerinin ikinci plana atılmaması, kardeşler arası ilişkiye oldukça olumlu etki edecektir. Ebeveynlerin kardeşleri kıyaslamaktan kaçınması gerekir. Kardeşler arasındaki olası rekabeti pekiştirmemesi, çocukların bireysel güçlü yönlerini görerek ve her bir çocuğu ayrı değerlendirerek yaklaşıyor olması önemli.” diyerek aileleri uyardı.

Çatışmaların her zaman olumsuz olmadığının unutulmaması gerektiğini dile getiren Ergür, çocukların güvenli ev ortamlarında hayata hazırlandıklarını aktardı. Kardeşler arasındaki çatışmaların da hayata hazırlık olarak yorumlanması gerektiğini kaydeden Ergür, sözlerini şöyle tamamladı:

“Çocuklar çatışmaları sonunda aralarındaki sorunları çözerek, sosyal becerilerini güçlendirme fırsatı bulurlar. Böylece hayatlarında, aile dışında karşılaştıkları sorunlarla da başa çıkmaya hazır hale gelirler. Bu sebeple ebeveynler kardeşler arasında gerçekleşen çatışmalarda taraf olmak ya da müdahale etmekten kaçınmalı. Sorunlarını kendi aralarında çözmelerine motive edici bir tutum sergiliyor olmaları uygun olacaktır.” 

Hibya Haber Ajansı

Kardeşler arasındaki çatışmalar hayata hazırlık olarak yorumlanmalı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

haberinpesinde.com - Şanlıurfa Haber - Urfa Haber - Urfa Haber Sitesi - Şanlıurfa Haber Sitesi - Şanlıurfa Haber - En Yeni ve En Doğru Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!