G-CV0ZL47F6D
USD32,28
EURO34,79
GBP40,64
BIST10.293,58
GR. ALTIN2.408,49
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

Kılıçdaroğlu: “Akaryakıt zamları vatandaşın cebinden çalınan paradır”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kılıçdaroğlu: “Akaryakıt zamları vatandaşın cebinden çalınan paradır” / Haberin Peşinde Urfa

DEREN KOCAMANOĞLU-25.07.2023-HİBYA- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Dün basında sansürün kaldırılışının tam 115’inci yıl dönümüydü. Hapishanelerimizde gazeteciler var. Merdan Yanardağ şu anda hapiste. Üstelik tutuklu, mahkum değil. Medya üzerindeki baskıları görüyoruz. Bunları yaşıyoruz. Dünyada basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke arasında 165’inci sıradayız. Bu ayıp bile hangi noktada olduğumuzu gösteriyor. Adliyelerde haber takibi yapanlar var. Bu yılın ilk 7 ayında o haber takibini yapan gazetecilerin tam 364 kez hakim karşısına çıktığını da bilmenizi isterim.

Akbelen’de köylü kadınlar direniyor. 2 yıldır mücadele ediyorlar. Dün güvenlik güçleri TOMA’larla engellemek istedi. Ağacı korumak suç mu? Doğayı korumak suç mu? Onlar kendileri için değil, o coğrafyada yetişen evlatları için mücadele ediyor. Dolayısıyla onların mücadelesi toplumun her kesimine örnek olsun.

Ahlaki ve siyasi açıdan sorgulanan bir hükümet var. Zaten liyakat denen bir olay da Türkiye’de söz konusu değil.

Haziran ayında 219 milyar lira bütçe açık verdi. Yani para yok ama harcıyorsunuz. Hazinenin ödeyeceği kısa vadeli borç, vadesine 1 yıldan kısa süre kalan dış borç 207 milyar dolar. Tam bir rekor.

Hem dış borcu ödeyip hem de cari işlemler açığını finanse edebilmeniz için 207 milyar doların 270 milyar dolara çıkması lazım. Yani 1 yıl içinde 270 milyar dolar para bulmanız gerekiyor.

Kur Korumalı Mevduat sahiplerine bu yıl ve geçen yıl 117 milyar lira para ödendi. Bunlar hem para vergi ödemeyecekler, hem  paraları dolar bazında garanti altında. Türk Lirası’na güven tamamen kaybolmuş vaziyette. Yani ticari çöküş. Çünkü bankada hesabı olanların yüzde 67’si dolar, döviz üzerinden parasını tutuyor.

Türkiye’nin hangi noktaya geldiğini üç görüşle ifade edeceğim. Bir, diyor ki Türkiye; “Sana borcumun ana parasını ödeyemiyorum, param yok. Sana ana parayı ödemek için bana borç ver.” İki, “Senden aldığım borcun faizini de ödeyemiyorum, param yok. Ana para dışında faizini de ödemem için bana borç para ver.” Üç, “Ayrıca bütçede açığım var. Bu açığı kapatmam için de bana borç para ver.”

Devletin yönetilmediğini artık hepimiz biliyoruz. Mısır’daki sağır sultan da biliyor. Bize borç para vermek isteyenler de bu gerçeği biliyor. Hiç kimse parasını çöpe atar mı? O nedenle diyorlar ki ‘Limanları vereceksin bana, orayı ben çalıştıracağım. Arsaları, arazileri vereceksin bana ben çalıştıracağım. Karlı fabrikaların var, onları vereceksin bana ben çalıştıracağım. O zaman sana borç veririm.’ Bu devleti yönetememenin gerçek bir tablosudur. Geldiğimiz nokta budur. Açıkça ifade etmek gerekirse akaryakıt zamları vatandaşın cebinden çalınan paradır. Bu gerçeği hiç kimsenin unutmaması lazım. O nedenle biz yapılan uygulamayı bir ekonomik soykırım olarak tanımlıyoruz.

Bir avuç kişiyi zengin etmek, 85 milyonu bir avuç kişiye hizmet eder hale getirmek bizim kabul edeceğimiz bir olay değildir. 85 milyonu siz perişan ediyorsunuz.

Hiç kimse biriktirdiği veya çaldığı servetin esiri olmamalıdır. Biriktirdiğiniz veya çaldığınız servetin esiriyseniz siz ülkeyi yönetemezsiniz. Çaldıkları ve biriktirdikleri servetler var o servetlerin büyük bir kısmı yurt dışında. Ve şimdi bunlar ülkeyi yönetiyorlar. O nedenle ülke bu durumda.

 İki farklı Türkiye var. Sarayın Türkiye’si, vatandaşın Türkiye’si. Sarayın Türkiye’sinde Erdoğan ailesi var. En baş aktör Erdoğan ailesi. Beşli çeteler var. 4-5 yerden aylık gelir maaş alanlar var. İhale takipçileri, rüşvet alan büyükelçiler, ayda 10 bin dolar rüşvet alan siyasetçiler var. Rüşveti meşrulaştıranların tamamı sarayın Türkiye’sinde.

Sarayın Türkiye’sinde yaşayanların kira parası, kira derdi diye hiçbir şeyi yok. Elektik, doğalgaz, yakıt parası bir şeyi, derdi yok. Sarayın Türkiye’sinde asla ve asla işsizlik yok. Herkes malı götürmekle meşgul. Sarayın Türkiye’si bu. Sarayın Türkiye’si her türlü israfın kaynağı. Bütün bunları anlatıyorum, sarayın Türkiye’sinde oturanlar vatandaşın kanına ekmek doğrayanlardır. Onların alın terini sömürenlerdir.

Vatandaşın Türkiye’sini hepiniz biliyorsunuz. Vatandaşın Türkiye’sinde esnaf, taksici, otobüs şoförü, asgari ücretli, memur, emekli, sanayicisi var. Düzgün çalışan insanları var. Milyonlarca işsizleri var. Burada kira var. Elektik, doğalgaz, su fiyatları var. Mutfaklarda yangınının olduğunu vatandaşın Türkiye’si görüyor. Vatandaşın Türkiye’si sarayın Türkiye’sine çalışıyor.”

Hibya Haber Ajansı

Kılıçdaroğlu: “Akaryakıt zamları vatandaşın cebinden çalınan paradır”

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

haberinpesinde.com - Şanlıurfa Haber - Urfa Haber - Urfa Haber Sitesi - Şanlıurfa Haber Sitesi - Şanlıurfa Haber - En Yeni ve En Doğru Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!